Doğu Türkistan’da yaşananlar, bilinmeyenler ve gözardı edilenler
Uygur Özerk Bölgesinde geçtiğimiz yıllarda yapılan gösteriler ve ayaklanmalar Erciyes Üniversitesinde dillendirildi. Olayı bizzat yaşayan Uygurlu öğrenciler ve öğretim üyeleri tarafından dinleyicilere aktarıldı.
Erciyes Üniversitesi Yabancı Uyruklu öğrenciler bürosunca düzenlenen “Asya ‘nın Medeniyet Merkezi DOĞU TÜRKİSTAN” konulu konferans Sabancı kültür merkezinde gerçekleştirildi. İstiklal Marşının ardından okunan Doğu Türkistan ulusal marşının sonrasında halkın günlük yaşamından ve yaşam biçimlerini sergileyen fotoğraflar izletildi. Bölgedeki son gelişmeleri aktarmak üzere konuşmasına başlayan Sayit Cantürk şunları söyledi. “ Türkistan’a yalnızca işgal edilmiş bir bölge olarak bakmak işgali hafife almamıza neden olur. Tüm diğer işgaller gibi Türkistan’ nın da işgal edilmesinin başlıca nedenleri yeraltı ve yer üstü zenginlikleridir. Çin’de üretilen madenlerin yüzde40’ı Türkistan’dan elde edildiği söylenirse olayın önemi daha iyi anlaşılabilir. Çin Hükümeti baskılarını yalnızca sömürme politikası olarak değil her alanda hızlandırmış durumda. Türkistan Kültürünün de olan Mısır Piramitlerinden daha da eski Uygur piramitleri var. Yine bu kültürden çok önceleri gerçekleşmiş mumyalama sistemleri, tarihin ilk matbaası ve daha nicelerini Çin hükümeti dünya mirasından saklıyor.” diyen Cantürk yaşananlara dünyanın sesiz kaldığını vurguladı. Çin Hükümetin hukuk dışı yasalarla Uygur Türklerini dilediği gibi kullanıldığını ve bu baskılara boyun eğmek istemeyen bölge insanı değişik tarihlerde ayaklanmalar gerçekleştirdiğini söyledi. Hoten Ayaklanması (1995), Gulca Ayaklanması (1997) bunlardan bazıları en son yaşanan ayaklanmanın nedenini ise şöyle söyledi. “2005 yılında başlayan proje ile beş yılda 500 bine yakın Uygurlu genç kızlar iş vaadiyle Çin’ nin iç bölgelerine zorla göç ettirildi. Ancak orada en ağır şartlarda çalıştırıldılar bunlarda yetmedi ahlak dışı işler de çalıştırıldılar ve çalıştıkları yerlerde taciz olaylarına maruz kaldılar. Ayrıca Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün bölgeye yaptığı tarihi ziyareti akabinde gerilimleri tırmandırdı. İşte bu olayların yaşanması geçtiğimiz 5 Temmuz olaylarına sebep oldu. Dinlerini, kültürlerini özgürce yaşayamayan her şerefli millet gibi Uygurlularda Çin Hükümetine karşı direniyor.” Türkistan’da yaşananları bu şekilde aktaran Sayit Cantürk Türk medyasını bu olaylar ilgiyle yaklaştığını Türk Milletinin de manevi desteğini eksik etmediğini vurguladı. Konferansın sonuna doğru gelindiğinde Uygur Müzikleri ve dansları sergilendi. İlgiyle izlenen dans gösterisinin ardından konferans son buldu.