10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü münasebetiyle Türk Diyanet Vakıf-Sen’e anlamlı bir ziyaret gerçekleşti.
Türk Diyanet Vakıf-Sen’in ziyaretçileri; sadece Müslüman Türk oldukları için Çin tarafından zulüm, işkence ve yok edilmeye çalışılan Doğu Türkistan’lıların Türkiye’deki seslerinden birisi olan Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı sayın Seyit TÜMTÜRK ve Ankara Şube Başkanı sayın Hayrullah EFENDİGİL.
Seyit TÜMTÜRK ziyarette; Doğu Türkistan’da yaşanan vahşetleri anlatarak, Doğu Türkistan’lı kardeşlerimiz için dualarda bile olsa unutulmamalarını istedi. Namaz kılmalarının, oruç tutmalarının, hacca gitmelerinin ve diğer ibadetlerinin engellendiğini ve yapanların yakalandıklarında cezalandırıldığını dile getirdi. Türkiye kamuoyunun bilgilendirilmesi için çaba sarf ettiklerini söyledi.
Genel Başkan Nuri ÜNAL; Bu önemli günde ziyaretlerinden mutluluk duyduğunu dile getirdi. Sendika olarak hakkın hakim kılınması için mücadele verdiklerini söyledi. Özellikle 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle zulüm altındaki bütün Müslümanların özellikle de sesleri duyulmayan eziyet altındaki Doğu Türkistan’lı soydaşlarımızın bir an önce hür ve bağımsız olmalarını temenni ettiklerini söyledi.
Zulme uğrayan Müslüman Türk olduğunda, güçlü Devletlerin gözlerinin kör, kulaklarının sağır olduğuna dikkat çekerek, özellikle Türk milletinin ve ülkemizi idare edenlerin bu konuda daha ciddi adımlar atmalarını beklediklerini söyledi.
Türk ve İslam dünyasında yaşanan sıkıntıların bir an önce aklıselimle giderilmesi gerektiğini vurgulayan ÜNAL, Peygamber Efendimizin (sas) asırlar önce insanlığa rehber olan Veda Hutbesi’ni hatırlattı; “Ey insanlar! Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Adem`in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır. Arabın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi; kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah`tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız O`ndan en çok korkanınızdır.”
Ünal sözlerini şöyle sonlandırdı; “Başta Doğu Türkistan olmak üzere bütün mazlumların zulümden kurtulmasını Yüce Allah’tan (cc) niyaz ediyorum.”