Çin’de ‘tarihi karar’ kabul edildi

diktatör Çin Komünist Partisinin (ÇKP) Pekin’de düzenlediği 4 günlük üst düzey toplantıda, partinin 100 yıllık geçmişine ilişkin ideolojik bir değerlendirme niteliğindeki karar tasarısını kabul ettiği bildirildi.

Xinhua ajansının haberine göre, 8-11 Kasım’da Pekin’de düzenlenen ÇKP 19. Merkez Komitesi 6. Genel Kurul Toplantısı bugün sona erdi.

Komite, toplantının ardından yayımladığı açıklamada, “partinin 100 yıllık çabalarındaki temel başarıların ve tarihi tecrübenin anlatıldığı kilit önemde bir kararın kabul edildiği” belirtildi.

Toplantıda, diktatör Devlet Başkanı Şi Cinping‘in, ÇKP Merkez Komitesi Siyasi Bürosu adına Genel Kurul’a sunduğu çalışma raporunun görüşülüp tartışıldığı, Şi’nin ayrıca karar tasarısıyla ilgili izahatta bulunduğu kaydedildi.

Genel Kurul, ÇKP 20. Ulusal Kongresi’nin 2022’nin ikinci yarısında başkent Pekin’de toplanmasına dair kararı da kabul etti.

Çin’i yöneten Komünist Parti’nin en yüksek karar organı olan Merkez Komite, 205 “asil” ve 171 “yedek” üyeden oluşuyor. Komite, ÇKP Ulusal Kongresi tarafından 5 yıllığına seçiliyor.

Komitenin açıklamasında tasarının detaylarına dair bilgi verilmezken, toplantının kararlarının tanıtılması için yarın yerel saatle 10.00’da basın toplantısı düzenleneceği bildirildi.

“ÜÇÜNCÜ TARİHİ KARAR”

Merkez Komitelerin 5 yıllık görev dönemlerinin sonuna denk gelen 6. Genel Kurul toplantıları, genelde partinin ideolojik çizgisiyle ilgili kararlar alınması dolayısıyla önemli görülüyor.

Genel Kurulda “partinin yüzyıllık çabalarındaki temel başarılar ve tarihi tecrübeye” ilişkin değerlendirme yapılması, Çin’i yöneten partinin ülkenin gelecekteki yönüne ilişkin görüşlerini ortaya koyması bakımından önemli görülüyor.

Karar, partinin 1945 ve 1981’de parti tarihine ilişkin değerlendirmelerden sonra ele aldığı tarihi içerikli üçüncü önerge oldu.

1945’te alınan kararda, ÇKP’nin kuruluşu, Çin Milliyetçi Partisi (Koumintag) ile rekabet ve 2. Dünya Savaşı’nda Japon işgaline karşı verilen mücadeleye ilişkin değerlendirmelere yer verilmiş, partinin 1949’da Çin Halk Cumhuriyeti’nin (ÇHC) kuruluşuyla sonuçlanan “İç Savaş” dönemindeki yönünü tayin etmişti.

1981’deki kararda da ülkenin ilk 30 yıllık tarihinde yönetimde yapılan yanlışlıklar, özellikle 1966’da başlayan ve kurucu lider Mao Zıdong’un 1976’daki ölümüne kadar süren “Kültür Devriminin” sonuçları ele alınmıştı. 1981 kararı, 1978’de başlayan reform ve dışa açılma dönemine rehberlik etmişti.

ORTALAMA REFAH VE SOSYALİST MODERNLEŞME

Yeni kararın ise ÇKP’nin “çekirdek lideri” konumundaki, Genel Sekreter ve Devlet Başkanı Şi Cinping döneminin çerçevesini yinelemesi bekleniyor.

Şi, 2012’de iktidara geldiğinde sözde “her yönüyle refaha sahip bir toplum yaratma” ve “sosyalist modernleşme” hedeflerini ortaya koymuştu.

Çin, geçen 9 yılda yoksullukla mücadele hedeflerini yakalayarak, ortalama refaha sahip bir toplum yaratmada kayda değer başarı sağladığını iddia etti.

Şi, 2035’e kadar olan dönemin hedefini ise sözde “temel sosyalist modernleşmenin hayata geçirilmesi” olarak tanımlıyor. Ardından 2049’da, ÇHC’nin 100. kuruluş yıl dönümüne gelindiğinde sözde güçlü, müreffeh, demokratik ve kültürel olarak ileri bir “modern sosyalist ülkenin” yaratılması hedefleniyor.

diktatör komünist Çin Genel Kurul’un aldığı tarihi kararın, tarihi sorunların yanı sıra içeride artan sosyal ve bölgesel eşitsizlikler ile uluslararası güç mücadelesinin yarattığı dış baskılara karşı ortak bir parti görüşü ve tavrı oluşturacağı umuluyor.

1 milyar 400 nüfuslu Çin’i 70 yıldan buyan tek parti olarak yöneten Çin komünist partisinin sadece 80 milyon üyesi olup, bunlar diktatör baskıcı rejim ile ülkeni yönetiyorlar. halk baskı altında yoksul ve sel sefil yaşıyorlar. ülke zengin halk fakir hala dönüştü.

diktatör Şi jinping 2012 iktidara geldiğinden sonra Doğu Türkistanlılara baskıcı ve dışlayıcı politikasını daha da arıtarak asimilasyon planını sert bir şekilde uygulamaya başladı. Nisan 2017 den buyan 8 milyondan fazla Doğu Türkistanlıları toplama kamplara hapis ederek asimilasyon ve beyin yıkama operasyonu yapıyor.

Çin halkı ve Doğu Türkistanlılar Şi jinpin’gdan rahatsız. ve iktidardan gitmesini istiyorlar.